Ali Yıldız
Kudüs Yeniden Barışın Başkenti Olacak
Filistin’de bir ayı geçkin süredir bombardıman altında tutulan, katledilen masum bebeklerle birlikte insanlık da ölüyor. 7 Ekim’den bu yana hastaneden mülteci kampına, bebek ve çocuklardan yaşlılara, kadınlardan yaralılara varıncaya kadar savaş hukukunu hatta insanlık onurunu yerle bir eden vahşi bir soykırıma tanıklık ediyoruz. Bu vahşete dur demek için Müslüman olmak şart değil. Bu vahşete dur demek için insan olmak yeterlidir.
ABD’nin ve Emperyalist güçlerin desteğini arkasına alan siyonist işgal rejimi, bütün dünyanın gözü önünde Gazze’de soykırım uygulamaktadır. Filistin halkının soykırıma karşı kendini savunma hakkı meşrudur ve sorgulanamaz. Mazlum Filistinli kardeşlerimizi destekliyor, Gazze’de yaşanan vahşet, yıkım ve soykırıma karşı durmayı, mazlumlara ses vermeyi, zulme karşı sesimizi yükseltmeyi insani bir sorumluluk ve görev addediyoruz.
İsrail kurulma sürecinden günümüze Filistinlilere karşı aralıksız şekilde terör, yıldırma, baskı politikaları uygulamıştır. İsrail, dünya maşeri vicdanının tepkilerine rağmen, kendisini himaye eden başta Amerika ve İngiltere olmak üzere BM ve AB gibi küresel güçlerin desteğiyle kanlı işgalini şiddetlendirerek sürdürüyor. İsrail demokrasisi ise Kızılderilileri katlederek kurulan ABD demokrasisi gibi ırkçı ve sömürgecidir. Bu anlamda İsrail’in ABD tarafından uzun yıllar himaye edilmesi ve korunması bir tesadüf sayılmaz. Kızılderili katili ABD’den Filistin topraklarını işgal ederek soykırım yapan terör devlet İsrail’e tam destek devam etmektedir.
Filistin 1948’den beri bu zulme maruz kalmaktadır. 360 kilometrekarelik Gazze bir taraftan deniz bir taraftan çöl ve diğer taraftan işgalci İsrail’in ablukası ile dünyanın en büyük Açıkhava hapishanesine dönüştürülmüş durumda… Gazze’de 16 yıldır süren bu abluka son 1 ayda vahşete dönüşmüş durumdadır.
Uluslararası hukuk kurallarına, temel insan haklarına ve insanlık değerlerine aldırış etmeyen İsrail’in çoğu çocuk ve kadın binlerce sivili vahşice katletmesine rağmen ABD’den ve Batı dünyasından gördüğü koşulsuz destek, vahşetin asıl kaynağının bu ülkelerin dünyaya ve insanlığa bakış açıları olduğunu açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu durum; İsrail’le birlikte, mezkûr devletlerin de katliamlar ve ihlallerin azmettiricisi olduklarını belgelemekte ve onları insanlık vicdanı nezdinde mahkûm etmektedir.
Bu ülkeler hukuk karşısında ve uluslararası yargı önünde, işledikleri cürümlerle yüzleşmeli ve mahkeme edilmelidir. İnsanlığın ortak tepkisi, katliam destekçisi bu ülkelere karşı organize edilmelidir. Yalnızca terör devleti İsrail değil bu vahşi katliamlara destek veren ABD başta olmak üzere tüm Siyonist destekçiler Uluslararası Savaş Mahkemelerinde yargılanmalıdır.
Uluslararası Ceza Mahkemesi, Adalet Divanı, Uluslararası İnsan Hakları Örgütleri, sizlerin kuruluş amacı nedir? Bu vahşete, soykırıma bu gün dur demeyecekseniz niçin kuruldunuz? BM Güvenlik Konseyi öldürülen Müslüman olunca neden Filistin ile ilgili bütün tasarıları veto ediyor. Bu yapılan küresel eşkıyalık değil de nedir? Filistinli bebekleri dahi terörist zalim, İsrailli bebek katillerini mazlum gösteren bu hokkabaz düzende, bu küresel düzenbazlık karşısında Filistinli çocuklar barışa uyansın diye Aksa’nın mahzunluğu, dünyanın sessizliği sona erinceye kadar Filistinlilerin sesi olmaya Hakkı haykırmaya devam edeceğiz.
ABD’nin kuruluşunda Kızılderili kanı ve soykırımı vardır tıpkı Ortadoğu’nun kalbine bir hançer gibi sapladığı İsrail terör devletinin kuruluşundan günümüze Filistinli kanı olduğu gibi…Siz katliam yapmayı çok iyi bilirsiniz, Siz masumları öldürmeyi çok iyi bilirsiniz…Afganistan’da, Vietnamda, Irak’ta, Filistin’de döktüğünüz masum kanları buna şahitlik eder. Siz şeytani planları çok iyi bilirsiniz 11 Eylül’de ikizkuleleri kendiniz vurup tüm Müslümanları terörist ilan ettiğiniz Ortadoğu’yu kan gölüne çevirdiğiniz gibi…
Filistin’ne destek yalnızca meydanlarda miting yapmakla, katliamları kınamakla kalmamalıdır. İsrail’e ve bu katliama destek veren mallara da koybot uygulanmalıdır. Necip milletimizi de bu konuda uyanık olmaya davet ediyorum. Koykot nedeniyle indirime giren Siyonist menşeli ürünleri kesinlikle almayın. Evinize sofranıza Filistinli kardeşlerinizin kanına bulaşmış bu ürünleri sokmayın…
Aynı ekonomik kaygıyı maalesef Müslüman ülkelerin, Arap Birliği ülkelerinin tavrında da görüyoruz. İsrail’in en büyük destekçisi ABD ve Batı ile olan ticari ilişkileri ve ekonomik kaygıları maalesef onları bu konuda dik durmaktan alıkoyuyor. İçi boş balon toplantıların ve birkaç kınamanın ötesine geçemeyen Müslüman ülkelerde bu katliamın devam etmesinden sorumludur.
Bu katliamı yapanlar kadar bu vahşeti destekleyen, göz yuman ve ses çıkarmayanlar da suçludur. Hepiniz tarihin kara sayfalarındaki yerinizi alacaksınız. Bütün gücünüze, zulmünüze, şirretinize rağmen Aksa zincirlerini kıracak, Kudüs yeniden barışın başkenti olacak.