Biz Hep Birlikte Türkiye’yiz

Asrın felaketi olarak nitelendirilen 6 Şubat depreminin üzerinden bir yıl geçti. O gece depremden etkilenen 11 ilimizle birlikte 85 milyon yürek sarsıldı.

Adeta yerin yarıldığı asrın felaketinde 18 binden fazla bina yıkıldı, 220 binden fazla bina oturulamaz hale geldi, 50 bini geçen can kaybı ve 100 bini geçen yaralı sayısıyla tüm Türkiye yasa boğulduk.

Diyanet-Sen ve Memur-Sen ailemizden de yüzlerce kişi bu elim afette yaşamını yitirdi. O gece bütün dünya, bir devlet ve milletin nasıl tek yürek olduğuna şahitlik etti. Depremin ilk gününden itibaren tüm devlet kurumları ve sivil toplum kuruluşları bölgeye akın akın gitti. Memur-Sen ve Diyanet-Sen olarak depremin ilk gününden itibaren bölgede depremzede kardeşlerimizi yalnız bırakmadık.

Devletimiz ve milletimiz el ele vererek birlik ve beraberlik içerisinde hareket ederek depremin yaraları sarılmaya, dünyada eşine az rastlanan bir şekilde dayanışmanın en güzel örnekleri verilerek bu zor süreç atlatılmaya çalışıldı.

Depremin gerçekleştiği dakikadan itibaren Memur-Sen olarak, tarihsel sorumluluğumuz, milletimize olan aidiyetimiz, vefamız yüksek insani hassasiyetlerimiz ve erdemliler hareketi olmamızın bilinç ve sorumluluğuyla hareket ettik. Memur-Sen ve bağlı sendikalardan oluşan 270 kişilik ekip AFAD koordinatörlüğünde bölgeye intikal ederek arama kurtarma çalışmalarında yer aldı. 160 tırdan oluşan ayni yardımlar ilk günden itibaren bölgeye ulaştırıldı. Mevcut tüm imkânlarımızı ve örgütlü gücümüzü depremzedeler için seferber ettik.

Düzenlenen “Türkiye Tek Yürek” kampanyasına 10 Milyon 576 bin TL nakdi yardımda bulunduk. Memur-Sen bünyesindeki sendikaların Genel Başkanları da bir maaş bağışı kampanyası ile toplamda AFAD’a yaptığımız bağış miktarı 11 Milyon 753 bin TL’ye ulaştı.

Depremzedelerin acil kullanımı için 550 çadırı bölgeye gönderirken, Memur-Sen Kadınlar Komisyonumuz da kadın depremzedelerin ihtiyaçlarının giderilmesi için “Kadın Paketi” kampanyasıyla onlarca TIR yardım malzemesini bölgeye ulaştırdı. Diyanet-Sen olarak Ramazan ayında Ankara’da bulunan depremzede din görevlilerimiz ve yakınları ile iftar programında bir araya geldik.

Her zorlu süreçte olduğu gibi din görevlilerimiz bu zorlu süreçte de deprem bölgesinde aktif olarak hizmet verdi. Manevi destek hizmetlerinden cenaze defin işlemlerine, arama kurtaramadan yemek dağıtımına her türlü hizmette din görevlilerimiz depremzede kardeşlerimizin yanında oldu.

Şahsım ve yönetim kurulu arkadaşlarım birlikte deprem bölgesindeki bütün illerimizi gezerek depremde yakınlarını kaybeden din görevlilerimize taziye ziyaretlerinde bulunduk. Bu acı günlerinde onları yalnız bırakmadık. Daha sonra ki günlerde de ziyaretlerimiz desteklerimiz devam etti. Aradan bir yıl geçti. 6 Şubat’ta Diyanet-Sen Genel Merkez yönetimi olarak yine deprem bölgesinde depremzede din görevlilerimizin yanındaydık. Depremde vefat eden din görevlilerimizin ailelerini, yakınlarını kaybeden din görevlilerimizin ise kendilerini, kurulan taziye evleri, ziyaret ederek onların yanında olduğumuzu bir kez daha gösterdik. Birlikte kabir ziyaretleri yaptık. Hatimlerle dualarla depremzede kardeşlerimizi andık. Acılarına ortak olduk.

Millet olmanın, kardeş olmanın gereği içte bu zorlu süreçlerde ortaya çıkıyor. Ecdat kültürümüzden, medeniyetimizden bizlere tevarüs eden dayanışma, yardımlaşma ve aidiyet bilinci ile bu zorlu süreci de hep birlikte atlatacağımıza inancım tamdır. Biz birlikte güçlüyüz. Biz hep birlikte Türkiye’yiz…

Bu vesile ile depremde hayatını kaybeden tüm deprem şehitlerimize Allah’tan rahmet dilerim. Ruhları şad, mekanları cennet olsun. Rabbim bir daha bu aziz millete böyle afetler yaşatmasın.