Neslibey Özkan
Sendika Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Sendika, kamu görevlilerinin ekonomik, sosyal, mesleki, hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip mesleki örgütlenmelerdir.
Sendikalar yasal kuruluşlardır ve memur sınıfının kolektif gücünü temsil ederler. Memur haklarının korunmasından toplu pazarlık yapılmasına kadar bir çok konuda çalışma yaparlar.
Üyelerin hakkını aramak , mesleki sorunlarını çözmek için kurulan sendikalar, çalışanların ortak çıkarlarını savunurlar. Sendika her şeyden önce bir hak arama ve mesleki sorunları çözme aracıdır. Bir kitle örgütü olan sendikalar üyelerinin ortak sorunlarını ve çıkarlarını konu edinirler. Başta iş güvencesi olmak üzere ücret artışı, sağlık, eğitim, ulaşım, lojman, gibi hakların güvence altına alınması sendikaların başlıca amaçlarındandır.
Sendika üyeliği kanuni bir haktır. Sendika kurmak ve sendikalara üye olmak, kaynağını evrensel hukuk kurallarından alan anayasal bir haktır. Anayasanın 51. maddesi, bu özgürlüğün temel dayanağıdır. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu, sendika üyeliğini temel bir hak olarak tanımlamakta ve kamu görevlilerinin sendika üyeliğini güvence altına almaktadır.
Ulusal, uluslararası mahkemeler için sendikalı olmak hukuki bir hak ve önemli bir statüdür. Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, sendika üyelerine yönelik her türlü idari iş, işlem, eylem ve karara karşı kanuni çerçevede sendika üyesi lehine katı bir tutum sürdürmektedir.
İdari mahkemeler de sendika üyeliğinin ve üyelikten doğan hakların kısıtlanması ve engellenmesi noktasında aynı şekilde kamu görevlisi lehine hükümler tesis etmektedir.
Sendika üyeliği temel bir insan hakkıdır. Sendika üyeliğine yönelik her türlü hukuk dışı işlem ve eylem suç olarak tanımlanmıştır. Türk Ceza Kanunu’nun118. Maddesine göre bir kimseyi bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak hapis cezası gerektiren bir suç olarak müeyyide altına alınmıştır.
1998 yılında kurulan Diyanet-Sen, 20 yıldır Diyanet ve Vakıf hizmet kolunda genel yetkili sendika olarak, 150 bine yakın diyanet ve vakıf çalışanını temsilen toplu sözleşme masasında, Kamu Personeli Danışma Kurulu (KPDK)’da, Kurum İdari Kurulu (KİK)’de emekçilerin haklarını koruyan ve geliştiren, talepleri kazanımlara dönüştürme konusunda mücadeleyi, müzakereyi, uzlaşmayı yöntem olarak benimseyen, insana hizmet odaklı çalışmalar yürüten bir iradenin temsilcisidir.
Diyanet-Sen, üyelerinin ve tüm diyanet ve vakıf çalışanlarının hak ve özgürlüklerini korumanın ve geliştirmenin yanı sıra, bir sivil toplum kuruluşu olmanın da bilinciyle hareket etmekte; insanlığı ilgilendiren konularda duyarlı davranmakta, Türkiye’de ve dünyada insan hakları ve özgürlükleri ile ilgili bütün faaliyetlerde yer almaya gayret etmektedir.
Diyanet-Sen, diyanet ve vakıf çalışanlarının menfaatleriyle çelişen yasal düzenleme ve uygulamalara karşı mücadele etmekte; toplumsal farkındalık oluşturmakta, basın açıklamaları düzenlemekte, eylem yapmaktadır.
Diyanet-Sen, üyelerinin hak ve menfaatlerini korumak için gerekli tüm hukuki desteği sunmakta, idari davalara müdahil olmakta, tüm hukuki süreçlerde üyesinin yanında yer almaktadır.
Diyanet-Sen, eylem ve etkinliklerinde yalnızca üyelerinin gücüne, haklılığına ve kamuoyu vicdanındaki karşılığına dayanmaktadır.
Diyanet-Sen, kimsenin ötekileştirilmediği, farklılıkların zenginlik olarak kabul edildiği, ücretlerde ve gelir dağılımında adaletin sağlandığı; demokratik, sosyal, hukuk devleti olmanın gereği olarak her vatandaşın devlet imkanlarından eşit şekilde yararlandığı bir ülke için mücadele eden hak arama adresidir.
Diyanet-Sen 2004 yılından beri Diyanet ve Vakıf hizmet kolunda yetkili sendika olarak yüzlerce kazanıma imza atan, toplu sözleşmede, KİK’te, KPDK’da imzası alın teri olan sendikadır.
Diyanet-Sen Türkiye’nin en teşkilatlı ve kamu görevlileri arasında en yüksek sendikalaşma oranına sahip kamu kesimidir ve bu büyük aile kimseyi ötekileştirmeden bütün Diyanet ve vakıf görevlilerine gönlünü ve kapısı açarak sizlerle daha güçlü bir aile olacağının bilinciyle hareket etmektedir.
Siz yoksanız biz bir eksiğiz…
Daha güçlü, daha geniş bir Diyanet-Sen dileği ile Allah’a emanet olun…