Kalpten, Gönüllere…

Temel insan hakları ilkelerine dayanan, egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu, millet iradesine ve milletin seçtiği idareye de saygı gösterilen, katılımcı demokrasinin yerleştiği, özgür birey ve sivil toplum örgütlerine gerçek anlamda var olma ve düşünce üretip teklifler sunma hak ve imkânlarının hayata geçirildiği, kimsenin ötekileştirilmediği, farklılıkların zenginlik olarak kabul edildiği, daha güçlü, daha zengin, daha müreffeh bir Türkiye’yi var etmeyi amaçlayan sendikamızın bir er’i olarak 2009 yılının sonunda Diyanet İşleri Başkanlığı Merkezinde Başkanlık Temsilcisi olarak göreve başladım. Sendikamızın üye sayısının çok yetersiz olduğu Başkanlığımızda özverili çalışmalarımız sonucu 30 Nisan 2014 tarihinde Ankara 4 Nolu (Başkanlık) Şubesini kurmak bize nasip olmuştur. Yıllardır özlemini duyduğunuz bu şubemizi tüm İl ve İlçe teşkilatlarımıza armağan ediyorum.

Diyanet-Sen Genel Merkez 5. Olağan Genel Kurulunda teveccüh gösterip bizi Genel Başkan Yardımcılığına seçtiğinizden dolayı, tüm il ve ilçe yönetim kurulu üyelerine, temsilcilerine, üst kurul üyelerine ve sendikamızın tüm üyelerine teşekkürlerimi bir borç biliyorum ve teşekkür ediyorum. Ayrıca kuruluşundan bugüne kadar vermiş olduğu hak ve demokrasi mücadelesiyle, Türkiye’de saygın bir yer edinen sendikamızın; kurucularını, genel başkanlarını ve yöneticilerini saygıyla anıyorum.Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaşayanlara sağlıklı ve mutlu, nice yıllar diliyorum.

Düne kadar, her zaman kendimi sizlerin yerine koyarak sizlerden gelen talepleri yerine getirdiğim gibi, bundan sonrada yapılması gereken konuların sonuçlandırılması noktasında her zaman yanınızda olacağıma söz veriyorum.Ulusumuzun birliğine, vatanımızın bütünlüğüne, İşimize işyerlerimize hep birlikte sahip çıkabilmek için üyelerimizi geleceğe yön veren bir donanıma kavuşturmak için durmak yok çalışmaya devam diyorum.

Sendikalar büyük bir toplumsal örgüttür. Ferdi yapılan işlerin hiçbir önem ve değeri yoktur. Üyesinden genel başkanına kadar birbirine bağlı işleyen organlar, bir sistem içerisinde varlığını devam ettirebilir, yoksa kaybolmaya mahkumdur. Sendikaların tek gücü vardır, o da üyelerinin birlik ve beraberlik ruhuyla mücadeleye hazır olmasıdır. Aksi takdirde birliğimizi, beraberliğimizi korumamız ve başarılı bir sendikacılık yapmamız mümkün değildir. Bunun için hep birlikte yola devam diyorum.

Bu duygularla hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyor 5. Olağan Genel Kurulumuzda zorunlu organlara seçilen tüm dostlara hayırlı olsun diyor,dualarınızı bekliyorum. Sizleri Allaha emanet ediyorum.